top of page

Şirket Birleşmeleri Adeta Bir Soykırıma Dönüşmesin!

  • B Planı Danışmanlık
  • 16 Tem 2024
  • 1 dakikada okunur






Başlığın biraz sert olduğunu farkındayız. Ancak sizi şöyle bir bu sayfada biraz durdurmaktan çok, çoğu kez göz ardı edilen veya akla gelse de 'yok canım' denilen bir sorun bu. Tıpkı evliliklerde ve uzun dönemli beraberliklerde olduğu gibi ik veya daha çok kültürün bir araya gelmesi ve birlikte yaşaması çok zor bir iştir. Dünyayı her gün yeniden keşfetmek gerekir. Hele iş dünyasında; iki sayısal büyüklüğe gelir dayanır konu; ciro olarak hangi şirket büyük, hangisi karlı veya daha karlı. Bunları tespit etmek ve bir rota çizmek kolay ancak ya liderlik. İşte o çok zor dostlar. Şirket birleşmelerinde adaleti elden bırakmamak gerekir. Birleşecek olan şirketlerin her ikisinin de liderleri bu birleşmeden çalışanlarının zarar görmemesi için vefa duygusuna da sahip olmalıdır. Çalışanın kısıtlı yetkinlik ve yeteneklerini görmezden gelmekten, akılcı olmak yerine duygusal davranmaktan söz etmiyoruz, apaçık söyleyelim, çalışanların arkasında durmak, onları satmamak kendi ikbali için onları feda etmemek gerek.


Çalışma yaşamımızda adeta soykırıma dönmüş şirket birleşmeleri yaşadık ve gözlemledik. Bundan kasıt şudur; bir taraf öyle iyi pazarlık etmiştir ki diğer tarafın tüm çalışanları bu birleşmeden zarar görerek zaman içinde sistemin dışına çıkmıştır yani asimilasyona uğramıştır. Due dilligence'ın, raporların, istatistiklerin, bilinirliklerin ötesinde bir durum bu..

Sonrasında böyle büyük bir haksızlık olunca o çok iyi pazarlık eden, birleşmeden önce tüm yöneticilerini fiktif biçimde bir üst kademeye terfi ettirip sözümüz ona elini kuvvetlendiren 'uyanık' lider dahil olmak olmak üzere kimse kalmıyor ortalıkta. Onlar da sistem dışına çıkmak zorunda kalıyorlar. Birleşme veya satın alma yapacaksanız gelin beraber bir düşünelim.

 
 

©2024 by B Planı Eğitim ve Danışmanlık. 

bottom of page